WEB 4.0’dan önce, öncelikle WEB nedir bundan bahsetmek gerekir. WEB, bir tarayıcı aracılığıyla ulaştığımız sayfalardır. Buna internetin bir alt kümesi olarak da bakabiliriz. WEB, internetten farklı olarak kapsayıcı ve sunucu bir ağdır. Peki WEB 4.0 nedir?
WEB 4.0 NEDİR?
Web 4.0, 2020 yılı ile başlayan internetin 2030 yılına kadar sürecek olan 10 yıllık aşamayı ifade eder. Özellikle ilerleyen teknolojiyle beraber yapay zekâ kavramı artık hayatımızın daha da merkezinde olmaya başladı. 1995’te hayatımıza giren web 1.0 teknolojisi tek taraflı olarak kişilerin sadece bilgi alabildiği bir sistemdi. 2000 yılında WEB 2.0 ile tanıştık. Burada ise yalnızca bilgi almak yerine, paylaşmanın da ortaya çıktığı bir alan yarattı. Bu dönemde forumlar ve bloglarla tanıştık. 2010’lu yıllarda hayatımıza giren WEB 3.0 ise sosyal medya kavramını hayatımıza soktu. 2020’li yıllar itibariyle tanıştığımız WEB 4.0 ise yapay zekâ kavramını merkeze alıyor.
WEB 4.0, insanlar ile makinelerin aynı zekaya sahip olacağını ön görmektedir. Yani buna göre makineler de insan zekasını yakalayabilecek. WEB 4.0’ın temalarından biri de nanoteknolojidir.
WEB 4.0 AŞAMALARI NELERDİR?
WEB 4.0 temelde sabit hafızalardan uzaklaşmayı sağlıyor ve tamamen sanal bir şey sunuyor. Kısacası WEB 4.0 sanal ağlar üzerine kurulu bir sistem. Bu teknolojinin en önemli özelliklerinden biri de insan ve ortamdan bağımsız çalışabilmesidir.
WEB 4.0 teknolojisi kapsamında makineler artık insan gibi düşünmeye başlayacağı için birçok noktada söz sahibi olacak ve fikir verebilecek. Günümüzde makinelerin şu an insanın birçok işini hafifletmesini sağlayan yapay zekâ, ilerleyen dönemlerde kişiyi neredeyse kendinden daha iyi tanıyacak.
4.0 teknolojisiyle beraber insan beyniyle paralel olarak hareket edecek makineler artık hayatımızın ayrılmaz bir parçası olacak. Durmaksızın öğrenen makineler, yeni bilgilerle kendini güncellemeye devam edecek. Bu sayede beğenisi, tavırları, tercihleri, ilgi alanları ve alışkanlıkları sürekli değişen insana uyum sağlayabilecek hale gelecek.
WEB 4.0 ile sabit diskten kurtuluyoruz, yepyeni bulut sistemi bizleri bekliyor. Kişisel veriler, uygulamalar, oyunlar, yıllarca sakladığımız fotoğraflar ve silinmeyen mesajlar hepsi bu bulut ağlarında depolanıyor. Böylece depolama alanında yaşanan artışın sebep olduğu sistem yavaşlaması da böylece ortadan kalkıyor. Bu özelliğin bir diğer güzel yanı ise herhangi bir cihaza veya program kurmaya gerek duymadan WEB üzerinden uygulamalara erişim sağlayabiliyoruz.